KAMUOYU DUYURUSU
Tarih: 13.06.2013 | Okunma Sayısı: 1384

KAMUOYU DUYURUSU

 

                           11 Haziran 2013 günü İstanbul Çağlayan Adliyesinde düşüncesini açıklamak isteyen avukatlar kolluk kuvvetlerince göz altına alınmıştır.

                           Meslektaşlarımızın insan haysiyetine yakışmayacak şekilde,şiddete maruz bırakılarak göz altına alınmalarını KINIYORUZ.

                           Büyük bir üzüntü ile takip ettiğimiz  bu müdahalede tüm hukuk kuralları ayaklar altına alınmıştır.                          

                           Yargının üç kurucu unsuru vardır:İDDİA-SAVUNMA-KARAR.Bu üç kurucu unsuru SAVCI-AVUKAT-HAKİM temsil eder.Bu görevleri icra edenler başta TCK olmak üzere özel yasalarla koruma altına alınmıştır. Ancak bu korumadaki amaç asla bir ayrıcalık tanımak olmayıp adaletin sağlanması için bağımsız yargılama ortamını temin etmektir.

                           Bu bağlamda TCK 6.maddeye göre avukatlar yargı görevi yapan kişilerdir.

                           Yargı görevi yapan kişilerin hangi usullere göre soruşturulacağı açık bir şekilde kanunla düzenlenmiştir.Avukatlık Yasası 58.madde şöyledir: yaptıkları görev dolayısıyla avukatlar hakkında soruşturma, Adalet Bakanlığının vereceği izin üzerine, suçun işlendiği yer Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılır. Avukat yazıhaneleri ve konutları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen olayla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısı denetiminde ve baro temsilcisinin katılımı ile aranabilir. Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren bir suçtan dolayı suçüstü hali dışında avukatın üzeri aranamaz.

                        Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren bir suçtan dolayı suçüstü hali dışında üstleri bile aranamayan avukatlar görev yaptıkları mekan olan adliye koridorlarında sürüklenerek göz altına alınmışlardır.

                       Bu uygulama açık bir hukuk ihlalidir.

                       Bu ihlale seyirci kalmak,sadece avukatları değil,güç kullanılması talimatını veren,duruma göz yumanlar dahil olmak üzere hukuka ve insana saygısı olan herkesi rahatsız etmelidir.Devlet eliyle kaba gücün kullanılması asla kabul edilemez.                    

                       Demokratik hukuk devletlerinde Adliyeler halkın hakkını aradığı mekanlardır.Bu binalarda insanlar kendini güvende hissetmeli,adaletle hakkını alacağından emin olabilmelidir.Ancak bugün itibariyle, hak arayıcı avukatların bile kendini güvende hissetmediği devasa ve sanatsal adliye binalarında vatandaşın  güvende hissetmesi beklenemez.

                       Avukatlar halkın sesidir.

                       Avukata karşı yapılmış bu saldırı,halka ve hak arama özgürlüğüne karşı yapılmıştır.

                       Avukatın susturulması halkın susturulması,savunmanın susturulmasıdır. 

                       Avukatlık itibarsızlaştırılacak bir meslek değildir.Yapılan saldırılar ve göz altılar avukatların saygınlığını sarsma çabalarıdır.Ancak unutulmamalıdır ki; avukat olmadan bağımsız yargı olmaz.Kimin ne zaman avukata ihtiyacı olacağı ise hiç belli olmaz.

                       Siyasi görüşü,ideolojisi ne olursa olsun avukatın inancı hukukun üstünlüğüdür;duracağı yer, hak ve adaletin yanıdır.

                       Adaletin ve hakkın peşinde koşan biz avukatlar,mesleğimizi ifa ederken yılmadan ve hiç durmadan koşmaya devam edeceğiz.

                            İstanbul Çağlayan Adliyesinde yaşanan olayın bir daha tekrar etmemesini temenni ederek sorumlular hakkında yasal işlemlerin yapılmasını beklediğimizi,Avukatlara yapılan her türlü saldırının karşısında duracağımızı, haksızlıklara karşı  susmayacağımızı,mesleğimizin simgesi cübbemizin yerlerde sürünmesine müsaade etmeyeceğimizi,bu konudaki kararlılığımızı tüm kamuoyuna duyururuz.

 

                                                                   KIRŞEHİR BAROSU BAŞKANLIĞI
19.09.2024
AV. ONUR ÇANTA
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.